Son dakika… Bakan Kurum duyurdu: İstanbul’a kiralık konut müjdesi – Son Haberler

Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum, İstanbul Sanayi Odası Meclisi Haziran Ayı Olağan Toplantısı’nda konuştu. 6 Şubat depremlerine atıfta bulunarak sanayi tesislerinin de depreme dayanıklı hale getirilmesi gerektiğini dile getiren Bakan Kurum, “Bu alanda hızlı hareket etmemiz gerektiğini söylemeliyiz. 6 Şubat depremlerinde seferberlik şuuruyla 11 ilimizin yardımına koştuk. Burada 11 ilin yanında 81 ilin de sanayi tesislerindeki sorunları gördük. 11 ilimiz için gece gündüz koşturuyoruz” dedi.

“SANAYİDE DÖNÜŞÜM PROJESİ BAŞLIYOR”

Türkiye çevresindeki jeopolitik risklere dikkat çeken Bakan Kurum, ülkemizdeki sanayi tesislerinin her türlü savaşa hazır hale getirilmesi gerektiğini ifade etti. ‘İstanbul’daki sanayicilerimize bir müjde vermek istiyorum’ diyen Bakan Kurum, “İstanbul Sanayi Odası ve Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikli Bakanlığı işbirliği ile Sanayide Dönüşüm Projesi’ni başlatıyoruz. Bu proje ile talep edilmesi üzerine İstanbul’daki sanayi tesislerinin Anadolu’ya taşınma sürecini başlatıyoruz” ifadelerini kullandı.

“İSTANBUL’DA AYRI OLARAK KİRALIK KONUT YAPACAĞIZ”

Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum, “İstanbul’da kiralık konut yaparak hem kentsel dönüşüme katkı sunmuş olacağız hem de gayrimenkuldeki kira artışlarını aşağı çekip dengeleyeceğiz.” dedi. Bakan Kurum açıklamasında şu ifadeleri kullandı: “Yıl sonunda 81 ilimizde yeni bir sosyal konut projesi daha başlatıyoruz. 

Başta İstanbul olmak üzere 81 ilimizde ve ilçelerimizde bu projeyi gerçekleştireceğiz.

İstanbul’da ayrı olarak kiralık konut yapacağız, ama Anadolu yakasında ama Avrupa yakasında kiralık konut yapmak suretiyle hem kentsel dönüşüme katkı sunmuş hem de İstanbul’daki gayrimenkuldeki kira artışlarını aşağı çekmek dengelemek suretiyle yeni sosyal konut projeleri yapmak suretiyle İstanbul’umuza, vatandaşlarımıza bu projeyi gerçekleştiriyor olacağız. “

DEPOZİTO YÖNETİM SİSTEMİ İLE HEDEF, YILDA 520 MİLYON AVROLUK KAZANÇ

İstanbul sanayisinin yeşil dönüşümde öncü olması gerektiğini ifade eden Bakan Kurum, Sıfır Atık Hareketi’nin sanayide de yaygınlaştırılmasının önemine vurgu yaptı. Depozito Yönetim Sistemi’nin Türkiye geneline yayılmasıyla yıllık 520 milyon avroluk bir kazancın elde edileceğine dikkat çekerek sanayiye hammadde katkısı sağlayacağının altını çizdi.

“İKLİM KANUNU İLE ÜRETİMİMİZİ DÜNYAYLA UYUMLU HALE GETİRECEĞİZ”

2026 yılında devreye girecek “Avrupa Yeşil Mutabakatı” çerçevesinde Türkiye’nin sanayicisini koruyup yönlendirecek çalışmalar yürüttüğünü ifade eden Bakan Kurum, İklim Kanunu ile bu sürecin çerçevesinin çizileceğini vurguladı: Yine sanayicimizin sıkça sorduğu Ulusal Emisyon Ticaret Sistemi ve Ulusal Yeşil Taksonomi Yönetmeliği başta olmak üzere birçok mevzuatın yürürlüğe girmesi de kritik öneme sahip olan İklim Kanunumuz da Meclis Genel Kurul gündemine tekrar geldi. Şunun altını da kalın çizgilerle çizmek gerekirse hiçbir ülkenin tesiri altında kalmadan daha özgür bir araştırma, geliştirme ortamı sağlamış olacağız. Bir taraftan kanunlarımızı ve üretimimizi dünyayla uyumlu hale getireceğiz, diğer taraftan ülkemizin kalkınmasına halel getirmeyecek bir anlayışta ilerleyeceğiz.

“MEMLEKETİMİZİ HER TÜRLÜ ÇEVRE FELAKETİNDEN KORUYACAĞIZ”

Bu kanun çerçevesinde en temelde şunu söyleyebilirim, sanayide en güçlü şekilde üretimimizi ortaya koyacağız. Hep birlikte memleketimizi, her türlü çevre felaketinden ve iklim krizinin getirdiği olumsuz etkilerden hep birlikte koruyacağız. Bu çerçevede 2053 Net Sıfır Emisyon hedefini hep birlikte gerçekleştireceğiz. Bu yöndeki tüm desteğimizi verdik ve kanunumuzun da Meclis’ten geçmesini bekliyoruz. Kanun geçer geçmez de sanayi odamızın talep ettiği, iş adamlarımızın dört gözle beklediği gerek Emisyon Ticaret Sistemi Yönetmeliğimizi gerekse Yeşil Taksonomi Yönetmeliğimizi yürürlüğe koyacağız ve üretimlerimizi Avrupa Birliği’ne uyum çerçevesinde gerçekleştirmiş olacağız.

“TESİSLERİMİZİ KONVANSİYONEL TÜM SAVAŞLARA HAZIR HALE GETİRMELİYİZ”

Bakan Kurum, Orta Doğu’da artan gerilime dikkat çekerek Türk sanayisinin de her türlü riske hazırlıklı olması gerektiğine işaret etti: Böylesi dönemlerde ülkelerin verdiği refleksler kritik önemdedir. Üretimde, sanayide çarkların durmaması, stratejik tesislerimizi savaşlarda dahi koruyabileceğimiz bir altyapıya kavuşmamız elzemdir. Artık bir zorunluluktur. İşte sınırlarımızda yaşanan İran, İsrail füze savaşlarında da gördük ki; ülkelerin birbirlerine dair ilk hedefleri daima stratejik üretim alanları, stratejik tesisler. Yani bir ülkenin önce ayakta kalabileceği unsurlar yok ediliyor. Bu nedenle biz de sanayi ve üretimde alanlarımızı, tesislerimizi konvansiyonel tüm savaşlara karşı savaş şartlarına karşı hazır hale getirmek mecburiyetindeyiz. Bu bir zorunluluk oldu. Ve yer yerinden oynasa da Türkiye’nin üretim zincirini, tedarik zincirini kimsenin engelleyemeyeceği, kimsenin bu üretim zincirine zarar veremeyeceği bir ekosistemi hızlıca inşa etmek mecburiyetindeyiz.

“STRATEJİK DÖNÜŞÜMÜ DE HEP BİRLİKTE GERÇEKLEŞTİRMEK ZORUNDAYIZ”

Bu yaşananlardan herkes ders çıkarıp başta sanayicilerimiz olmak üzere bütün iş insanlarımızın bu noktada gerekli tedbirleri almaları çok önemlidir. İstanbul’da sanayinin dönüşmesi ve istihdamın artması için bakanlık olarak her türlü desteği sanayicimize vermeye hazırız. Yeter ki bu alanda bu stratejik dönüşümler gerçekleştirilsin. Tabii biz eskiyi takip ederek dünyada rol alamayız, kilit oyuncu olamayız. Çünkü büyük devlet olmanın yolu eskiye takılıp kalmakla değil, bilakis eskiden ders alıp daima yeniyi üretmektedir. Şu anda aktif küresel aktörlere baktığımızda ileriye çıktıkları her şey hiçbir zaman kas gücü olmamıştır. Daima ekonomide sosyal yaşamda ve teknolojide yapabildikleri değişimlerle öne çıkmışlardır. Tarihe baktığımızda da aslında bu durum çok farklı değil. Selçuklu’da da Osmanlı’da da bu durum böyle yaşanmış. Biz de yeni dünyanın getirdiği yeni şartları ülkemizin ve milletimizin çıkarına en uygun şekilde kullanmak zorundayız. Buna mecburuz. Evet bir taraftan üretim yapacağız. Bir taraftan istihdama katkı sunacağız. Ama biz dünyanın en büyük ekonomileri arasında yer alacaksak eğer, bu stratejik dönüşümü de hep birlikte gerçekleştirmek zorundayız.

“TÜRKİYE OLARAK İNANIN HER ZAMANKİNDEN DAHA GÜÇLÜYÜZ”

Bakan Kurum, deprem bölgesinde geçtiğimiz hafta 250 bininci konutun teslim edildiğini hatırlatarak asrın inşa seferberliğinin tüm dünyaya örnek olacak bir şekilde devam ettiğini belirtti: Türkiye inanın her zamankinden daha güçlü. Çünkü bunca ateş çemberi arasında bile tarihin en büyük depremine karşı çok önemli bir duruş sergiledik. Emin olun tüm dünyayı kendimize hayran bıraktık. Dünya hayran çünkü hiçbir ülke inanın bu kadar kısa bir süre içerisinde bu büyük dönüşümü başaramaz. Çünkü Türk milletinden başka hiçbir millet emin olun bir Avrupa ülkesi büyüklüğündeki böylesi bir projeyi, neredeyse yarım milyon konutu 3 bin 500 şantiyede eş zamanlı yapamaz, inşa edemez. Bu başarı devletimizin başarısıdır. Bu başarı sanayicimizin, üreticimizin başarısıdır. Bu başarı bize inanan, bize güvenen aziz milletimizin başarısıdır.


Source link

editor's pick

latest video

Mail Icon

news via inbox

Nulla turp dis cursus. Integer liberos  euismod pretium faucibua